24 Ağustos 2009 Pazartesi

Kainat(Miss Universe) Güzellik Yarışması


Türk güzeller dereceye giremedi
2009'un Kainat Güzeli geçen yıl olduğu gibi yine Venezuela'dan. Bahamalar'da gerçekleştirilen güzellik yarışmasında Türkiye'yi temsil eden Senem Kuyucuoğlu dereceye giremedi. Belçika adına yarışan Zeynep Sever ise ilk 15'e kaldı.
Yapımcılığını Donald J. Trump ve NBC Televizyonu’nun üstlendiği “58. Kainat Güzellik Yarışması”nda (Miss Universe 2009) Türkiye’yi Kral TV’nin düzenlediği “Miss Turkey 2009”da ikinci seçilen 19 yaşındaki Senem Kuyucuoğlu temsil etti.



Dünyanın en güzel kızları bu yıl Bahamalar’da buluştu.

Sunuculuğunu Bill Bush ve Claudia Jordan üstlendiği geceye dünya yıldızları Flo Rida, Heidi Montag, David Guetta ve Kelly Rowland performanslarıyla renk kattı.

İki saat süren canlı yayın boyunca 83 güzel mayolu ve gece kıyafetli jüri karşısına çıktı. Ardından güzeller soru cevap bölümüyle birlikte toplam 3 kategoride gösterdikleri performansa göre değerlendirildi.

Yarışmaya katılan 83 güzelin sayısı önce 15'e indirildi. Türkiye'yi temsil eden Senem Kuyucuoğlu ilk 15'e kalamazken, Belçika adına yarışan Türk kızı Zeynep Sever 15 güzelden biri oldu.

15 güzel arasından da 5 güzel seçildi ve ardından yarışmanın en heyecanlı dakikaları başladı.

Yarışmanın birincisi Venezuela'dan Stefania Fernandez oldu. İkinci Dominik cumhuriyeti, üçüncü de Kosova güzeli seçildi.

Bahamalar'ın Paradise adasında yapılan yarışmayı kazanan 18 yaşındaki esmer güzeli Fernandez, uluslararası yarışmayı kazanan 6. Venezuelalı oldu. Yarışmayı kazanan 58. kişi olan Fernandez, Kainat Güzeli tacını yine Venezuelalı olan geçen yılın güzeli Dayana Mendoza'dan aldı.

Yarışmada Çin güzeli Wang Jingyao sempati, Tayland güzeli ise fotojeni güzeli seçildi.

2009 Kainat Güzeli (Miss Turkey 2009) kazandığı çeşitli ödüllerin yanısıra yıl boyuncu HIV virüsü ve AIDS’le mücadele savunuculuğunu yürüterek eğitim ve araştırmaların yaygınlaşması ve yasal düzenlemelere katkı sağlamak için çalışacak.

10 Ağustos 2009 Pazartesi

Güney Akım Projesi'nde Son Aşama

"TÜRKİYE GÜNEY AKIM'DA ORTAK DEĞİL, EVSAHİBİ!.."

Nabucco'nun rakibi gibi görülen Güney Akım'a Karadeniz'deki münhasir ekonomi bölgesinden geçmesine ilişkin çalışmalara izin verilmesinin yankıları sürüyor

ANKARA - Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in Ankara ziyareti sırasında Türk hükümetinin, Nabucco'nin rakibi gibi görülen Güney Akım'a "yeşil ışık" yakmasının yurt içinde ve yurt dışında yankıları sürerken Ankara'da Türkiye'nin Nabucco ortağı olduğuna işaret edilerek, "Türkiye'nin Güney Akım projesi ile ilgisi ise, boruhattının geçişine ilişkin çalışmalara izin vermekten ötesine gitmiyor. Ortak olması söz konusu değil" diye vurgulanıyor. Bu arada, Ankara'nın Güney Akım'a izin vererek Rusya'nın Samsun-Ceyhan projesine angaje olması, Ceyhan'da bir Rus refinerisinin inşa edilmesi gibi kazançlar elde ettiğine dikkat çekilerek "Bu bir pakettir" deniliyor.

Vladimir Putin'in Ankara ziyareti sırasında enerji alanında imzalanan anlaşmaların gerek yurt içinde gerek yurt dışında yankısı büyük oldu. Bu çerçevede, en çok üzerinde durulan konulardan biri, 13 Temmuz'da Nabucco Hükümetlerarası Anlaşmasına imza atan Türkiye'nin bir ay geçmeden bu projenin rakibi olarak görülen Rusya'nın Güney Akım gaz boruhattı için münsahir ekonomik bölgesinin kullanılmasına izin vermesi oldu.



-"TÜRKİYE'NİN GÜNEY AKIM GAZINA İHTİYACI YOK"-

Bu çerçevede Ankara'da özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Nabucco ve Güney Akım'ın "rakip" projeleri gibi görmedikleri açıklamalarına işaret ediliyor. Projenin Türkiye'nin transit ülke konumunu güçlendireceği vurgulanan Ankara'da Türkiye'nin enerji kaynakları konusunda Rusya'yı her zaman güvenilir bir ortak olarak gördüğünün altı çizilirken "Yapılan anlaşmalar hiçbir şekilde Nabucco'yu tehlikeye atmıyor" deniliyor. Ankara'da şu değerlendirmeler yapılıyor:

"Nabucco bizim için öncelikli bir proje ve Türkiye, Nabucco ortağıdır. Taşınan gazın bir kısmı Türkiye'de kullanılacak. Güney Akım ise, tamamen farklı bizim için. Güney Akım'a bir ortaklık söz konusu değil. Taşınacak gaz Türkiye'ye gelmeyecek, Böyle bir ihtiyacımız yok. Türkiye'nin yaptığı, Güney Akım'ın münhasır ekonomik bölgesinden geçmesine yönelik çalışmaların yapılması için izin vermektir. Bunun ötesine gitmiyor Türkiye'nin ilgisidir."

Bu arada, Türk yetkilileri, uluslararası huhukta bir ülkenin münhasır ekonomik bölgesinden geçilmesinin belirli kurallara bağlandığına dikkat çekilyorlar.

-"TÜRKİYE'NİN ANA KAZANCI SAMSUN-CEYHAN"-

Öte yandan, Ankara'nın, Mavi Akım'ın münhasır ekonomik bölgesinden geçmesine "yeşil ışık" yakmasının Türkiye'nin kazançlarının ne olacağı da üzerinde durulan diğer bir konudur. Türk yetkilileri de "Türkiye'nin kazancı başka alanlarda oldu. Samsun-Ceyhan projesinde oldu. Uzun yıllarda konuşulan bu proje, Boğazlar'ın by pass edilmesi açısından çok önemli. Ankara'da yapılan temaslar sonucunda Rusya'nın Samsun-Ceyhan boruhattına angage oldu. Rusların bu noktaya gelmiş olması çok önemli" dediler.

Ancak tek kazancın bunun olmadığına, "bir paket" söz konusu olduğuna vurgu yapılırken Ceyhan'da bir refinerin yapılması öngörüldüğü, Putin ziyaretinden önce bir Rus heyetinin Ceyhan'ı ziyaret ettiği belirtilerek Rusya ile işbirliğinin sayesinde Ceyhan Terminali'nin öneminin de artacağına işaret ediliyor.

-NÜKLEER İŞBİRLİĞİ İÇİN ÇALIŞMA GRUBU-

Türkiye ile Rusya arasında nükleer alanda "geniş işbirliği"nin öngörüldüğü kaydediliyor. Bu çerçevede "Bir çalışma grubunun oluşturulması söz konusu olduğu" ifade ediliyor.

Nükleer santral konusundaki fiyat ve maliyet gibi faktörler ile ilgili olarak da Türk yetkilileri, "İhale süreci devam ediyor ve herhalde kısa bir süre içinde sonuçlandırılacak. Eğer ihale, Rusya lehinde sonuçlanırsa o zaman Türkiye ile Rusya arasında nükleer alandaki işbirliği artacak ve bunu kolaylaştırmak için bir takım çalışmalar öngörülüyor" dediler.

-"BERLUSCONİ ARABULUCU OLMADI"-

Öte yandan, İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi'nin Erdoğan ve Putin ile buluşmak üzere Türkiye'ye hareketinden hemen önce İtalyan Başbakanlığınca yapılan, Türkiye-Rus anlaşmaları için "Berlusconi'nin kişisel başarısı, arabuluculuğunun başarısı" yönündeki açıklama için Ankara'da "Berlusconi'nin arabuluculuğu söz konusu değil, zaten Perşembe görüşmeleri Türkiye ile Rusya arasında cereyan etti" deniliyor.